‘Finansın teknoloji ile buluştuğu her alanda yatırımlar artıyor’
‘Finansın teknoloji ile buluştuğu her alanda yatırımlar artıyor’
‘Finansın teknoloji ile buluştuğu her alanda yatırımlar artıyor’
Haber Giriş Tarihi: 19.04.2025 13:35
Haber Güncellenme Tarihi: 19.04.2025 13:35
Kaynak:
DHA
SAKARYA, (DHA) - ULUSLARARASI Ekonomi Zirvesi’nin ikinci günü ‘Finansal Teknolojilerde İnovasyon ve Gelecek Senaryoları’ paneli ile başladı. Kredim CEO & Param Grup CRO Dr. Semra Demircioğlu, finansın teknolojiyle buluştuğu her alanda farklı farklı teknolojilerin geliştirildiğini ve tüm dünyada yatırımların arttığını söyledi.Uluslararası Ekonomi Zirvesi (UEZ 2025), bu yıl 14’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı. Bu yıl ‘Değişen Küresel Gerçekler ve Gelecek 5.0’ temasıyla düzenlenen zirvenin ikinci günündeki ilk panelin konusu ‘Finansal Teknolojilerde İnovasyon ve Gelecek Senaryoları’ olurken, panelin sponsorluğunu Param üstlendi. Kredim CEO & Param Grup CRO Dr. Semra Demircioğlu, şu an dünya ve özellikle Türkiye gündeminde de finansal teknolojinin çok önemli bir yer kapladığını belirterek, “Finansın teknolojiyle buluştuğu her alanda farklı farklı teknolojilerin geliştirilmesi, tüm dünyada yatırımların artması, pandemiden sonra teknolojiye ve özellikle finansal teknolojiye olan ilginin artmasıyla tabii ki çok sıcak bir gündem. Biz de Param Grubu olarak öncelikle bu alanda uçtan uca çözümler sunarak hem bireysel hem de ticari tarafta finansın teknoloji ile buluştuğu her noktada tüm kullanıcılarımıza hizmetler sağlıyoruz. Özellikle Param tarafında sadece post hizmetleri değil, kart hizmetlerimiz ve finansal anlamda da para transferinden kişinin tüm finansal ihtiyaçlarını karşılayabilecek potansiyelde hizmetlerimizin dışında yapmış olduğumuz satın almalarla birlikte uçtan uca bütünleşik finansmanı sunuyoruz. Bu noktada hem bireysel tarafta hem de KOBİ tarafında, kurumsal tarafta çözümler, finansal çözümler sunuyoruz. Özellikle üreticiden toptancısına varana kadar, distribütöründen satıcısına ve sonunda alıcısına kadar bu ekosistemin içerisinde yer alıyoruz” dedi.‘AVRUPA'DA EN BAŞARILI KOBİ FİNANS ŞİRKETİ OLDU’Tam Finans Genel Müdürü Hakan Karamanlı ise ticaretin finansmanına yönelik destek sağladıklarını ifade ederek, “Geçen sene 54 bin farklı KOBİ’ye toplamda 1,5 milyar dolar finansman sağladık. Bu 54 bin firmanın yüzde 40'ının bankada 1 lira hesabı yoktu. Yine bunun yüzde 25'i bir sene içinde kurulmuş daha mali verisi olmayan insanlardı. Yüzde 8'i bize geldiğinde bankada haciz olan, üzerinde takip olan firmalardı. Türkiye'de aşağı yukarı kurulan her 10 işletmeden birinin ilk finansmanını yapıyoruz. Bütün bu kapsayıcılık ve teknolojiyi etkin kullanmamız sayesinde de geçen sene Dünya Bankası'nın finans kuruluşu IFC, bizi Avrupa'da en başarılı KOBİ finans şirketi seçti. Bizim arkamızdan bankalar sıralandılar. Buna da gurur duyuyorum” diye konuştu.‘TEKNOLOJİYİ KULLANARAK ŞİRKETLERİN TİCARİ NABZINI TUTUYOR’Figopara Kurucu Ortağı ve CEO’su Koray Gültekin Bahar da Türkiye’nin bir KOBİ ülkesi olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:“Türkiye’de son 2 senede finansmanda en önemli problemlerden biri limit konusu oldu. Reel piyasaya baktığımızda şirketlerin en büyük sıkıntısı şu an kaynak sağlayamıyorlar. Bizim işlem hacmimiz aylık 3 milyar lirayı geçti ama talebe baktığımızda tahmin ediyorum herhalde 6-7 milyar TL'lik bir talep vardır sistemde. Yani bu noktada talep çok fazla ve bu müşteriler demek ki çalıştıkları bankalardan yeterli kaynak bulamamışlar ve Figopara’ya gelmişler. Teknolojiyi kullanarak şirketlerin ticari nabzını tutan ‘Figoskor’ isimli bir skorlama altyapısı geliştirdik. Aslında bir şirketi patrondan daha iyi analiz edebilen bir skorlama sistemi geliştirdik. Hızlı ve pratik çözümler sunuyor.” ‘TÜRKİYE'DE BANKACILIK DİJİTAL OLARAK DÜNYANIN ÇOK İLERİSİNDE’Sipay Kurucusu Nezih Sipahioğlu ise yapay zekanın finans sektöründe sağladığı kolaylıklara değindi. Yapay zekanın birçok manuel yapılan işleri kolaylaştırdığını vurgulayan Sipahioğlu, şöyle konuştu:“Bazı karar mekanizmalarında, Call center müşteri hizmetlerimizde, kendi şirket içi ekiplerimizde bunu kullanmaya başladık. Bu yapay zekayı tanıyıp kendi şirketimize entegre ediyoruz ve daha sonra bu verimliği artırıp hem son kullanıcıya hem kurumuza da hizmet veriyoruz. Hep söylediğim şey, Türkiye'de bankacılık dijital olarak dünyanın çok ilerisinde. Bu bizim karşımıza ne zorluk çıkartıyor? Birden fazla bankayla çalışmamız gerekiyor. Birden fazla kredi kartını takip etmemiz gerekiyor. Kredi finansından ihtiyacı olduğumuz zaman birden fazla bankaya sormamız gerekiyor. Bazen hiç haberimizin olmadığı yerde bizim için çok iyi bir finansal fırsat kaçabiliyor. Dolayısıyla yapay zeka finansal dünyada bu fırsatları kaçırmamızı engelleyeceği düşünüyorum. Belli bir finansal adaleti sağlayacağını düşünüyorum.” FİNANSAL ‘SUPER APP’E DOĞRU İLERLİYORPapara Yönetici Ortağı & Yönetim Kurulu Üyesi Cenap Doğru da şöyle konuştu:“Avrupa Birliği’nde çıkan bir mevzuatla birlikte rekabetin oluşturulması için güzel bir yola girildi 10 yıl önce. Sektörde lisans alınmaya başlandı. Bugün sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 80 firmanın temel amacı, finansal kapsayıcılığı sağlamaktır. Öncelikle bir problemi çözmeniz gerekiyor ve bunu yaparken kullanıcıya iyi bir deneyim sunmanız şart. 10 yıl önceki teknoloji ile bugünkü arasında ciddi fark var. Biz de o dönemde, bir problemi çözmek amacıyla yola çıktık. Hatta o zamanlar teknolojik olmayan bazı yöntemleri de kullanıyorduk. Bu kapsayıcılığı sağlamak ve insanlara bu hizmeti sunmak için veriye erişim şart. O dönemlerde bu çok daha zordu, ancak bizim yol haritamızda bu konular vardı.“Biz, kişiden kişiye 7 gün 24 saat para transferi yapılabilmesini hayal ederek yola çıktık. O günden bu yana, kullanıcıların nerede zorlandığını, neyi yapamadığını anlamaya çalıştık. Hatta çoğu zaman kullanıcı neyi yapamadığını bile tam olarak bilmiyordu. Örneğin, geçmişte akşam 5’ten sonra para transferi yapılamıyordu. Bugün pek çok kişi bunu hatırlamaz ama o zamanlar durum böyleydi.“Bugün geldiğimiz noktada, biz bir finansal ‘super app’e doğru ilerliyoruz. Küresel düşünüyoruz. Yurt dışındaki sistemlerle bağlantı kurmak, onlara entegre olmak istiyoruz. Çünkü Türkiye’de yaşayan çok sayıda yabancı kullanıcı da var. Örneğin, Ukrayna savaşı sonrası uygulamamızı Rusça’ya çevirdik ve Rusça çağrı merkezi kurduk.“Eksik tüm parçaları tamamlamaya çalışıyoruz. Bunu başarabilmek için ise veriye erişim şart. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerlemek için, kural koyucuların entegrasyonu desteklemesi ve erişim konularında adım atması gerekiyor. Gelişim için erişim ve entegrasyon kritik önemde.”‘GAYRİMENKULLERİ TOKENİZE EDİYOR’Aquanow Kurucu Ortağı ve CEO’su Phil Sham da şu anda altyapı ve likidite sağlayıcısı olarak 55 ülkede hizmet verdiklerini ve dünya genelinde 10 ofislerinin bulunduğunu söyledi. Phil Sham, sözlerine şöyle devam etti:“Bulunduğumuz alanın en büyük hizmet sağlayıcısı konumundayız ve birçok önemli ortaklığımız mevcut. Kripto açısından bakıldığında, Türkiye en hızlı büyüyen bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. Burada distribütörlerle çalışıyoruz. Müşterilerimize zaman zaman kripto ile işlem yapma imkânı sağlıyoruz ve bunu dağıtım kanalları üzerinden gerçekleştiriyoruz.“Orta Doğu’da yürüttüğümüz bazı projelerimiz var. Bu projelerde gayrimenkulleri tokenize ediyoruz. Bu ürünler kripto aracılığıyla ve ortaklık yaptığımız bankalar vasıtasıyla gerçekleştiriliyor. Konsept bazında düşündüğümüzde, bireysel varlıkların da nasıl tokenize edildiğini anlamaya çalışıyoruz.“Gelişmekte olan ülkelerde kripto ile yapılan ödemeler yaygınlaşmaya başladı. Bu ülkelerde ödemelerin kripto ile yapıldığı birçok örnek mevcut ve şimdiye kadar 100 milyon dolarlık işlem gerçekleştirildi. Bu işlemlerin çoğu, piyasadaki dalgalanmalardan büyük ölçüde etkilenmedi. Stabil coin'ler de bu örnekler arasında yer alıyor. Bu durum büyümeyi destekliyor ve oldukça heyecan verici bir tablo ortaya koyuyor.“Dağıtım modellerinde de dönüşüm yaşanıyor. Başlangıçta kripto işlemleri daha çok fintech'lerle gerçekleşirken, artık bankalar da kripto varlıklarla işlem yapmak istiyor. Bitcoin ve benzeri yerel (native) coin'ler bu tabloda kendine yer buluyor.“Bugün farklı ortaklarla çalışıyoruz. Hayal edelim: Örneğin bir banka, BAE’de bir banka ve Tayland’da başka bir banka arasında bir finansal hizmet bağlantısı kurulabiliyor. Bu sistemle değer transferi Tayland’daki bir bankaya yapılabiliyor. Üstelik bu süreçte illa kripto kullanılması da gerekmiyor. Önümüzdeki 1 ila 3 yıl içinde bu tür uygulamaların yaygınlaştığını görebiliriz.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
‘Finansın teknoloji ile buluştuğu her alanda yatırımlar artıyor’
‘Finansın teknoloji ile buluştuğu her alanda yatırımlar artıyor’
SAKARYA, (DHA) - ULUSLARARASI Ekonomi Zirvesi’nin ikinci günü ‘Finansal Teknolojilerde İnovasyon ve Gelecek Senaryoları’ paneli ile başladı. Kredim CEO & Param Grup CRO Dr. Semra Demircioğlu, finansın teknolojiyle buluştuğu her alanda farklı farklı teknolojilerin geliştirildiğini ve tüm dünyada yatırımların arttığını söyledi.Uluslararası Ekonomi Zirvesi (UEZ 2025), bu yıl 14’üncü kez Türkiye ve dünyanın saygın siyasetçilerini, iş dünyası liderlerini ve akademisyenlerini ağırladı. Bu yıl ‘Değişen Küresel Gerçekler ve Gelecek 5.0’ temasıyla düzenlenen zirvenin ikinci günündeki ilk panelin konusu ‘Finansal Teknolojilerde İnovasyon ve Gelecek Senaryoları’ olurken, panelin sponsorluğunu Param üstlendi. Kredim CEO & Param Grup CRO Dr. Semra Demircioğlu, şu an dünya ve özellikle Türkiye gündeminde de finansal teknolojinin çok önemli bir yer kapladığını belirterek, “Finansın teknolojiyle buluştuğu her alanda farklı farklı teknolojilerin geliştirilmesi, tüm dünyada yatırımların artması, pandemiden sonra teknolojiye ve özellikle finansal teknolojiye olan ilginin artmasıyla tabii ki çok sıcak bir gündem. Biz de Param Grubu olarak öncelikle bu alanda uçtan uca çözümler sunarak hem bireysel hem de ticari tarafta finansın teknoloji ile buluştuğu her noktada tüm kullanıcılarımıza hizmetler sağlıyoruz. Özellikle Param tarafında sadece post hizmetleri değil, kart hizmetlerimiz ve finansal anlamda da para transferinden kişinin tüm finansal ihtiyaçlarını karşılayabilecek potansiyelde hizmetlerimizin dışında yapmış olduğumuz satın almalarla birlikte uçtan uca bütünleşik finansmanı sunuyoruz. Bu noktada hem bireysel tarafta hem de KOBİ tarafında, kurumsal tarafta çözümler, finansal çözümler sunuyoruz. Özellikle üreticiden toptancısına varana kadar, distribütöründen satıcısına ve sonunda alıcısına kadar bu ekosistemin içerisinde yer alıyoruz” dedi.‘AVRUPA'DA EN BAŞARILI KOBİ FİNANS ŞİRKETİ OLDU’Tam Finans Genel Müdürü Hakan Karamanlı ise ticaretin finansmanına yönelik destek sağladıklarını ifade ederek, “Geçen sene 54 bin farklı KOBİ’ye toplamda 1,5 milyar dolar finansman sağladık. Bu 54 bin firmanın yüzde 40'ının bankada 1 lira hesabı yoktu. Yine bunun yüzde 25'i bir sene içinde kurulmuş daha mali verisi olmayan insanlardı. Yüzde 8'i bize geldiğinde bankada haciz olan, üzerinde takip olan firmalardı. Türkiye'de aşağı yukarı kurulan her 10 işletmeden birinin ilk finansmanını yapıyoruz. Bütün bu kapsayıcılık ve teknolojiyi etkin kullanmamız sayesinde de geçen sene Dünya Bankası'nın finans kuruluşu IFC, bizi Avrupa'da en başarılı KOBİ finans şirketi seçti. Bizim arkamızdan bankalar sıralandılar. Buna da gurur duyuyorum” diye konuştu.‘TEKNOLOJİYİ KULLANARAK ŞİRKETLERİN TİCARİ NABZINI TUTUYOR’Figopara Kurucu Ortağı ve CEO’su Koray Gültekin Bahar da Türkiye’nin bir KOBİ ülkesi olduğuna dikkati çekerek şunları söyledi:“Türkiye’de son 2 senede finansmanda en önemli problemlerden biri limit konusu oldu. Reel piyasaya baktığımızda şirketlerin en büyük sıkıntısı şu an kaynak sağlayamıyorlar. Bizim işlem hacmimiz aylık 3 milyar lirayı geçti ama talebe baktığımızda tahmin ediyorum herhalde 6-7 milyar TL'lik bir talep vardır sistemde. Yani bu noktada talep çok fazla ve bu müşteriler demek ki çalıştıkları bankalardan yeterli kaynak bulamamışlar ve Figopara’ya gelmişler. Teknolojiyi kullanarak şirketlerin ticari nabzını tutan ‘Figoskor’ isimli bir skorlama altyapısı geliştirdik. Aslında bir şirketi patrondan daha iyi analiz edebilen bir skorlama sistemi geliştirdik. Hızlı ve pratik çözümler sunuyor.” ‘TÜRKİYE'DE BANKACILIK DİJİTAL OLARAK DÜNYANIN ÇOK İLERİSİNDE’Sipay Kurucusu Nezih Sipahioğlu ise yapay zekanın finans sektöründe sağladığı kolaylıklara değindi. Yapay zekanın birçok manuel yapılan işleri kolaylaştırdığını vurgulayan Sipahioğlu, şöyle konuştu:“Bazı karar mekanizmalarında, Call center müşteri hizmetlerimizde, kendi şirket içi ekiplerimizde bunu kullanmaya başladık. Bu yapay zekayı tanıyıp kendi şirketimize entegre ediyoruz ve daha sonra bu verimliği artırıp hem son kullanıcıya hem kurumuza da hizmet veriyoruz. Hep söylediğim şey, Türkiye'de bankacılık dijital olarak dünyanın çok ilerisinde. Bu bizim karşımıza ne zorluk çıkartıyor? Birden fazla bankayla çalışmamız gerekiyor. Birden fazla kredi kartını takip etmemiz gerekiyor. Kredi finansından ihtiyacı olduğumuz zaman birden fazla bankaya sormamız gerekiyor. Bazen hiç haberimizin olmadığı yerde bizim için çok iyi bir finansal fırsat kaçabiliyor. Dolayısıyla yapay zeka finansal dünyada bu fırsatları kaçırmamızı engelleyeceği düşünüyorum. Belli bir finansal adaleti sağlayacağını düşünüyorum.” FİNANSAL ‘SUPER APP’E DOĞRU İLERLİYORPapara Yönetici Ortağı & Yönetim Kurulu Üyesi Cenap Doğru da şöyle konuştu:“Avrupa Birliği’nde çıkan bir mevzuatla birlikte rekabetin oluşturulması için güzel bir yola girildi 10 yıl önce. Sektörde lisans alınmaya başlandı. Bugün sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 80 firmanın temel amacı, finansal kapsayıcılığı sağlamaktır. Öncelikle bir problemi çözmeniz gerekiyor ve bunu yaparken kullanıcıya iyi bir deneyim sunmanız şart. 10 yıl önceki teknoloji ile bugünkü arasında ciddi fark var. Biz de o dönemde, bir problemi çözmek amacıyla yola çıktık. Hatta o zamanlar teknolojik olmayan bazı yöntemleri de kullanıyorduk. Bu kapsayıcılığı sağlamak ve insanlara bu hizmeti sunmak için veriye erişim şart. O dönemlerde bu çok daha zordu, ancak bizim yol haritamızda bu konular vardı.“Biz, kişiden kişiye 7 gün 24 saat para transferi yapılabilmesini hayal ederek yola çıktık. O günden bu yana, kullanıcıların nerede zorlandığını, neyi yapamadığını anlamaya çalıştık. Hatta çoğu zaman kullanıcı neyi yapamadığını bile tam olarak bilmiyordu. Örneğin, geçmişte akşam 5’ten sonra para transferi yapılamıyordu. Bugün pek çok kişi bunu hatırlamaz ama o zamanlar durum böyleydi.“Bugün geldiğimiz noktada, biz bir finansal ‘super app’e doğru ilerliyoruz. Küresel düşünüyoruz. Yurt dışındaki sistemlerle bağlantı kurmak, onlara entegre olmak istiyoruz. Çünkü Türkiye’de yaşayan çok sayıda yabancı kullanıcı da var. Örneğin, Ukrayna savaşı sonrası uygulamamızı Rusça’ya çevirdik ve Rusça çağrı merkezi kurduk.“Eksik tüm parçaları tamamlamaya çalışıyoruz. Bunu başarabilmek için ise veriye erişim şart. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerlemek için, kural koyucuların entegrasyonu desteklemesi ve erişim konularında adım atması gerekiyor. Gelişim için erişim ve entegrasyon kritik önemde.”‘GAYRİMENKULLERİ TOKENİZE EDİYOR’Aquanow Kurucu Ortağı ve CEO’su Phil Sham da şu anda altyapı ve likidite sağlayıcısı olarak 55 ülkede hizmet verdiklerini ve dünya genelinde 10 ofislerinin bulunduğunu söyledi. Phil Sham, sözlerine şöyle devam etti:“Bulunduğumuz alanın en büyük hizmet sağlayıcısı konumundayız ve birçok önemli ortaklığımız mevcut. Kripto açısından bakıldığında, Türkiye en hızlı büyüyen bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. Burada distribütörlerle çalışıyoruz. Müşterilerimize zaman zaman kripto ile işlem yapma imkânı sağlıyoruz ve bunu dağıtım kanalları üzerinden gerçekleştiriyoruz.“Orta Doğu’da yürüttüğümüz bazı projelerimiz var. Bu projelerde gayrimenkulleri tokenize ediyoruz. Bu ürünler kripto aracılığıyla ve ortaklık yaptığımız bankalar vasıtasıyla gerçekleştiriliyor. Konsept bazında düşündüğümüzde, bireysel varlıkların da nasıl tokenize edildiğini anlamaya çalışıyoruz.“Gelişmekte olan ülkelerde kripto ile yapılan ödemeler yaygınlaşmaya başladı. Bu ülkelerde ödemelerin kripto ile yapıldığı birçok örnek mevcut ve şimdiye kadar 100 milyon dolarlık işlem gerçekleştirildi. Bu işlemlerin çoğu, piyasadaki dalgalanmalardan büyük ölçüde etkilenmedi. Stabil coin'ler de bu örnekler arasında yer alıyor. Bu durum büyümeyi destekliyor ve oldukça heyecan verici bir tablo ortaya koyuyor.“Dağıtım modellerinde de dönüşüm yaşanıyor. Başlangıçta kripto işlemleri daha çok fintech'lerle gerçekleşirken, artık bankalar da kripto varlıklarla işlem yapmak istiyor. Bitcoin ve benzeri yerel (native) coin'ler bu tabloda kendine yer buluyor.“Bugün farklı ortaklarla çalışıyoruz. Hayal edelim: Örneğin bir banka, BAE’de bir banka ve Tayland’da başka bir banka arasında bir finansal hizmet bağlantısı kurulabiliyor. Bu sistemle değer transferi Tayland’daki bir bankaya yapılabiliyor. Üstelik bu süreçte illa kripto kullanılması da gerekmiyor. Önümüzdeki 1 ila 3 yıl içinde bu tür uygulamaların yaygınlaştığını görebiliriz.”
Kaynak: DHA
En Çok Okunan Haberler